COVID-19 hastalığının uzun vadeli sonuçları konusunda endişeler var. Bu hastalık ekonomi, endüstriler, küresel pazar, tarım, insan sağlığı, sağlık hizmetleri vb. gibi yaşamın çeşitli alanlarını etkiliyor. Şu anda devletlerin ve Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ)’ nün odak noktası, enfekte kişileri belirleyerek, test ederek, tedavi ederek, ilaçlar, aşılar ve tedavi protokolleri geliştirerek bu pandeminin etkisini kontrol etmek ve hafifletmektir. Ancak bu pandemiyi yenmek için gösterilen tüm çabalara rağmen, önümüzdeki günlerde pandeminin ne yönde ilerleyeceğinden hala emin değiliz.
DSÖ ayrıca pandeminin ruh sağlığı ve psiko-sosyal sonuçları konusundaki endişesini dile getirdi. Kendini tecrit etme ve karantina gibi yeni önlemlerin, yalnızlık, kaygı, depresyon, uykusuzluk, zararlı alkol ve uyuşturucu kullanımı ve kendine zarar vermede artışa yol açabileceğini belirtiyor. Hindistan Psikiyatri Derneği tarafından yapılan son ankette, Hindistan'daki koronavirüs salgınından bu yana akıl hastalıklarında yüzde yirmi artış olduğunu gösteriyor. Psikologlar ve ruh sağlığı uzmanları, COVID-19 nedeniyle küresel olarak bildirilen diğer semptomların yanı sıra, pandeminin depresyon, intihar ve kendine zarar verme vakalarındaki artışla birlikte küresel olarak nüfusun ruh sağlığını etkileyeceğini tahmin ediyor.
Hastanelerde, toplum sağlığı merkezlerinde ve üniversitelerin psikoloji bölümlerinde çevrimiçi ruh sağlığı ve danışmanlık hizmetleri oluşturmak bireylerin ruh sağlığını korumada yardımcı olabilir.
Kaynak
