Dünya sağlık örgütünün verilerine göre akciğer, karaciğer ve mide kanseri başta olmak üzere çeşitli kanser vakalarının 2012 yılından bu yana 8,2 milyon arttığı belirtilmektedir. Bununla birlikte 2030 yılı itibariyle bu sayının 13,1 milyona yaklaşacağı düşünülmektedir. Bu sebeple kanserin teşhisinin ve tedavisinin çok önemli olduğu bilinmektedir. Peki, kanserin erken teşhis edilmesi neden önemlidir?
Kanser hücrelerinin erken teşhis edilmesi tümörün yayılmasının önüne geçilmesi ve tedavi aşamasında başarıya ulaşmada katkı sağlamaktadır. Güncel veriler bize gösteriyor ki erken teşhis edilip tedavisine başlanan kanser vakalarının %90’a yakının iyileştiği görülmektedir. Erkek ve kadın bireylerde görülen kanser türlerine bakıldığında erkeklerde en sık görülen kanser türlerinin başta kolon, rektum ve prostat olmak üzere özellikle sigara içimine de bağlı olarak ta akciğer kanserine yakalanma oranlarının kadınlara göre daha fazla olduğu görülmektedir. Kadınlarda ise en sık görülen kanser türlerine bakıldığında başta meme kanseri olmak üzere sonrasında rahim ağzı kanseri ve tiroit kanseri takip etmektedir. Dolayısıyla 20 yaşını geçen tüm kadınların düzenli olarak öncelikle kendi meme muayenesini yapmalı ve 20-40 yaşları arasındaki kadınların ise her 3 yılda bir mamografi çekilmelidir. Rahim ağzı kanserlerinde ise özellikle HPV olarak adlandırılan onkolojik virüsün taraması yapılmalıdır. Cinsel hayatı başlamamış kadınlarda HPV virüsünün önüne geçmek için mutlaka HPV aşısını yaptırılmalıdır. Cinsel hayatı başlamış kadınlarda ise düzenli aralıklarla PAP smear adı verilen tarama testlerinin yapılması gerekmektedir. Kanser aslında korkulacak değil, önüne geçilebilir bir hastalıktır.
Erken teşhis hayat kurtarır cümlesinin ne kadar önemli olduğunun farkına varmamız için her yıl 1-7 Nisan tarihleri arsında Ulusal kanser haftası olarak bilinmekte ve kanserin önemine dikkat çekilmektedir. Unutulmamalıdır ki sadece kanser değil hangi hastalık olursa olsun erken tanı ve teşhis hayat kurtarır.
