Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu - shmyo@gelisim.edu.tr

Çocuk Gelişimi








 Çocukluktan Yetişkinliğe Konuşma ve Artikülasyon Problemleri


Söyleyiş ve boğumlama kusurları olarak kabul edilen ve konuşmayı bozan bir takım kusurlar vardır. Bu kusurların büyük bir kısmı çocuklukta başlar ve yetişkinliğe kadar devam edebilir. Hangi yaş olursa olsun büyük oranda müdahale edilebilen bu artikülasyon bozuklukları bazen sadece profesyonel bir diksiyon eğitimi, bazen dil- konuşma terapisi, bazen de dil veya diş gibi fiziksel sebeplerin ortadan kaldırılmasıyla düzeltilebilmektedir.


Söyleyiş ve boğumlama kusurları olarak kabul edilen ve konuşmayı bozan bir takım kusurlar vardır. Bu kusurların büyük bir kısmı çocuklukta başlar ve yetişkinliğe kadar devam edebilir. Hangi yaş olursa olsun büyük oranda müdahale edilebilen bu artikülasyon bozuklukları bazen sadece profesyonel bir diksiyon eğitimi, bazen dil- konuşma terapisi, bazen de dil veya diş gibi fiziksel sebeplerin ortadan kaldırılmasıyla düzeltilebilmektedir.

Bilinen ve yaygın olan konuşma bozuklukları şu şekildedir:
Atlama: Kelimenin telaffuz edilmesinde, bir veya birden fazla harfin atlanarak telaffuz edilmesine denir. Bu yöresel ağız bozukluğu kaynaklı da olabilmektedir (Şive gibi). ‘Kendisi’ demek yerine ‘kensi’, ‘bir dakika’ yerine ‘bi dakka’ demek bu probleme örnektir. Kelimelerin doğrusunu sıkça tekrar edip kulağa ezberleterek çalışmak, bu problemi büyük oranda tedavi etmektedir.

Gevşeklik: Konuşurken ağzın gevşek tutularak ve telaffuz edilen harfin hakkıyla artiküle edilmemesinden kaynaklı bir problemdir. Genellikle ağız ve dil tembelliğinden kaynaklıdır ve bilinen ağza kalem koyarak tekerleme okuma çalışmaları bu sorunu çözecektir. Tekerleme çeşidinin önemi değil, tekerlemenin ağızda kalem varken bile anlaşılır olması önemlidir. Gevşeklik derecesine göre çalışma süresi uzatılmalı ve istikrarlı olunmalıdır.

Kekemelik: Fizyolojik bir kusur olabildiği gibi sinir sistemi problemi kaynaklı da ortaya çıkabilmektedir. Tedaviden önce hastalığın kaynağını bulmak gereklidir. Bu nedenle önce doktora görünerek, kekemelik için geliştirilen birçok özel tedavi yöntemlerinden biri kullanılabilir. Bu sorun çocuklukta da başlayabilir, yetişkinlikte de ortaya çıkabilmektedir.

Yerleştirme: Bir kelimeyi telaffuz ederken kelimenin başına veya ortasına olmayan bir ‘y’ harfi eklenerek telaffuz edilmesi problemidir. Bunun sebebi çoğunlukla yöresel ağız bozukluğu (şive)dir. Memur derken ‘meymur’ demek, maaş derken ‘mayış’ demek buna örnektir. Kelimenin doğrusunu sıkça tekrar ederek ve artikülasyon çalışarak sorun ortadan kalkabilmektedir.

Gılama: Bu problem sıkça karşılaştığımız ‘R’ harfinin söylenememesi veya dilin ucunda oluşması gerekirken gırtlakta oluşmasından kaynaklıdır. Sıkça ‘rrrrrr’ seslendirmesi çalışarak dilin ucunda ‘R’ harfini oluşturmaya çalışmak çözüm yoludur. Eş zamanlı olarak içerisinde R harfinin çok geçmesinden kaynaklı R’ye özel temrinlerin sıkça çalışılması gerekmektedir. Örn: Bir berber bir berbere gel beraber bir berber dükkanı açalım demiş.

Islıklama: Gılama problemine benzeyen bu kusur, ‘S’ harfinin tıslıyarak, ıslık çalar gibi çıkmasından kaynaklı oluşur. Bunu yanı sıra Ş ve T harflerine de çok sık rastlanmaktadır. Bu duruma ise ‘pelteklik’ denilmektedir. Çözümü için ‘Ssss’ seslendirmeleri ve s harfinin yoğun geçtiği tekerlemeler yavaş ve ağzı açarak çalışılmalıdır. Örn: Şu yoğurdu sarımsaklasak da mı saklasak, sarımsaklamasak da mı saklasak?

Bu kusurların yanında başka problemler de vardır. Bunlar yöresel ağızdan, dil veya dişin fiziksel kusurundan, çene yapısından, diş teli gibi materyallerden kaynaklı birçok sorun oluşmaktadır fakat ne kadar erken ve istikrarlı çalışılırsa, o kadar çabuk çözülebilecek ve güzel bir diksiyona sahip olunacaktır.

Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu
Çocuk Gelişimi Programı
Öğr. Gör. Emek Uçarman Özgen